NE İSA’YA YARANABİLDİN NE MUSA’YA İK !
Öyle bir departman düşünün ki seveni yok denecek kadar az. Ne yapsa yaranacak hadi yaranamadı sığınacak liman bulamaz. Çalışan der ki yönetimin yanında, yönetim der ki ne çok kolladın sen çalışanı. Bu durumda arada sıkışan İK da sıkışmalar, daralmalar, son aşamada da salmalar olur. Büyük bir öz veriyle işe girişen ve en doğrusunu yapalım diye işe başlayan İK arada çorbayı kaynatalım yetere mi döner dersiniz? Çorba burada kimseye dokunmadan işimize bakabilme yetisini betimlemektedir sayın okuyucu. Ve de idealleri çeyiz sandığına kilitledikten sonra, olduğu kadarına razı olan İK çalışanı için hiç kolay değildir bu durum. Yeterince dramatize ettiğime göre mevzuu derinleştirebiliriz şimdi. Evet, sevgili İK neferi arkadaşım ne bekliyordun ki? Zaten bölgesel açıdan senin yerin belli tampon bölgesin. Çarpışmaların hızını azaltmak, etkiyi minimize etmek o arada da iş yapmak birinci vazifen. Koca koca kurumsallarda bile iş dönüp dolaşıp bireysel ilişkilerde ki sorunlarda tıkanıyorsa yapaca