İŞ HAYATINDA İMAJ MESELESİ
İş Hayatında sektörden sektöre,
pozisyondan pozisyona kıyafetler, saç, makyaj değişkenlik gösterir. Bu gibi
durumlarda ‘burası bunu kaldırır’ en iyi ifade eden durum olsa gerek. Ama ben
yine de klasik kalıyorum bu alanda sanırım biraz. Ama en kıymet verdiğim konu
yakıştırması kişinin kendisine. Sonuçta tarz bir bütündür ve özentilikten uzak
olduğu müddetçe kişinin üzerinde tam oturur.
Kıyafet konusunda iş hayatının dinamikleri, gerekleri göz önüne alınmalı ve en uygun şekilde hazırlanılmalı. Benim şahsi kanaatim ayrık otu gibi kalmamak. Bazı departmanlar hariç mesela tasarımcı vs. onlarda anlıyorum ama diğer beyaz yakalarda ortalamalarda kalmakta yarar var. Makyaj hususuda çok tartışmalı bir konu. Mesela ben aşırı makyajlı bir çalışan ile konuşurken konsantre olamıyorumJ Aşırı boyalı dudaklar, kaşlar, kirpikler… Şimdi artık yüzde boyanmayan bir metrekaremize yok çok şükür. Yataktan kalk gel değil tabi ki düsturumuz ama hafif ve uygun bir makyaj yapılması her ortam içi en uygun olacak olandır. Bu noktada yahu ben buyum beni böyle kabul edecekler diyecek bir grup elbette olacaktır. Dedim ya Eski kafa bir İK’cının söylemleri bunlar. Geçenlerde bir mülakata girdim. Aday yirmili yaşlarının başında. O kadar yoğun bir makyaj var ki aramızda ki yaşı kapatmakla kalmamış ben olmuşum küçük bebek! Tabi ki ön yargı etmeden başladım görüşmeye ama o kadar göz alıcı ki gözler, kirpikler ok gibi, dudak kıpkırmızı kocaman. Ne kadar ön yargısız sürdürsem de son değerlendirmemde bıraktığı intiba iyi değildi.
Yeni mezun ve diğerleri için belki bir gösterge olur sanırım benim gibi düşünenlerin varlığını da göz ardı etmemek gerek. Yoksa elbette hür iradeyle bence de herkes istediği gibi hareket etmeli ama ya karşı tarafa verdiği mesaj?
Kıyafet konusunda iş hayatının dinamikleri, gerekleri göz önüne alınmalı ve en uygun şekilde hazırlanılmalı. Benim şahsi kanaatim ayrık otu gibi kalmamak. Bazı departmanlar hariç mesela tasarımcı vs. onlarda anlıyorum ama diğer beyaz yakalarda ortalamalarda kalmakta yarar var. Makyaj hususuda çok tartışmalı bir konu. Mesela ben aşırı makyajlı bir çalışan ile konuşurken konsantre olamıyorumJ Aşırı boyalı dudaklar, kaşlar, kirpikler… Şimdi artık yüzde boyanmayan bir metrekaremize yok çok şükür. Yataktan kalk gel değil tabi ki düsturumuz ama hafif ve uygun bir makyaj yapılması her ortam içi en uygun olacak olandır. Bu noktada yahu ben buyum beni böyle kabul edecekler diyecek bir grup elbette olacaktır. Dedim ya Eski kafa bir İK’cının söylemleri bunlar. Geçenlerde bir mülakata girdim. Aday yirmili yaşlarının başında. O kadar yoğun bir makyaj var ki aramızda ki yaşı kapatmakla kalmamış ben olmuşum küçük bebek! Tabi ki ön yargı etmeden başladım görüşmeye ama o kadar göz alıcı ki gözler, kirpikler ok gibi, dudak kıpkırmızı kocaman. Ne kadar ön yargısız sürdürsem de son değerlendirmemde bıraktığı intiba iyi değildi.
Yeni mezun ve diğerleri için belki bir gösterge olur sanırım benim gibi düşünenlerin varlığını da göz ardı etmemek gerek. Yoksa elbette hür iradeyle bence de herkes istediği gibi hareket etmeli ama ya karşı tarafa verdiği mesaj?
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilMakyaj hususunda degindiklerinize katilmakla beraber bende yurt disi tecrubelerimde insan kaynaklari bolumume bagli oldugundan bize gelen bazi cv lerde bikinili resimlerde cikmadi degil..Enteresan deneyimler..i.eren
Sil